Main Registration

Login

Welcome Guest | RSSFriday, 2024-04-26, 2:37 AM
Menu du site

Tag Board

Our poll
sitenin orani nasil
Total of answers: 14

Statistics

Total online: 1
Guests: 1
Users: 0

Main » 2016 » February » 27 » CUHİ BARZANİLER-1
8:58 PM
CUHİ BARZANİLER-1

Emin Zerban

CUHİ BARZANİLER-1 19 Ağustos 2015         Kürtlerin bugün yaşadıklarının anlaşılabilmesi, Barzanilerin tanınması, tarihlerinin bilinmesiyle bağlantılıdır. Kürdistan tarihinde bilinmeyenlerin başında Barzaniler gelmektedir. Barzaniler adeta bir kara delik gibidir. Kendilerinin yazdıkları bir tarihleri var. Kendilerinin yazdıkları tarih 1800’lerde başlamaktadır. Bilinçli bir şekilde öncesine gidilmiyor. Tarihlerini Müslümanlaştıkları, Kürtleştikleri, yani dönme oldukları tarihten itibaren başlatıyorlar. Burası önemli. Bu bilinçli yapılıyor. Böylece kendi gerçekliklerini gizliyor ve yüz yıldır Kürtleri kandırıyorlar. Barzanilerin gerçek yüzünü açığa çıkarmak Kürt aydın, yazar ve tarihçilerine düşüyor. Maalesef bu konuda günümüze kadar ciddi bir çalışma yapılmadı. Umarın bu önemli görevin farkına varılır ve gereği yapılır. Kürtler üzerinde oynanan oyunların anlaşılması için bu kaçınılmazdır. Çünkü Kürdistan tarihinin son yüzyılına direk ya da dolaylı bir şekilde damgasını vuran, yön veren CUHİ Barzanilerdir. Genelde de olumsuz bir rol oynadılar. En kritik süreçlerde ve kader tayin eden olaylarda adeta hançer gibi Kürtlerin bağrına saplandılar. Bütün anti Kürt ittifakların içinde yer aldılar-alıyorlar. Tam bir Kürt düşmanı makinası gibi çalışıyorlar. Barzanilerin Kürdistan’ın tarihine girişleri 150 yıldır. 20.yüzyılın başlarında Güneydeki aşiretleri tasfiye operasyonuna başladılar. Kısa bir sürede aşiretlerin tümünü önemli oranda etkisizleştirdiler ve teslim aldılar. Aydın, önder kesimleri bir-bir tasfiye ettiler. Güneyin tek hâkim gücü haline geldiler. Paralelinde doğu Kürdistan’a el attılar, Mahabat Kürt cumhuriyetinin tasfiyesine direk katıldılar. Doğudaki özgürlük hareketlerini ve önderlerini tasfiye ettiler, denetimlerine aldılar. Böylece Güney ve Doğu Kürdistanı teslim aldılar. 1960’lardan itibaren Kuzey Kürdistan’a el attılar. Devrimci önderleri katlettiler. Oradaki hareketleri de tasfiye ettiler, denetimlerine aldılar. Bütün bu tasfiye hareketlerini İran, Türkiye ve Irak devletleriyle ortaklaşa gerçekleştirdiler. Barzanilerin Kürt özgürlük hareketlerini tasfiye operasyonundan kurtulan tek güç PKK olmuştur. Defalarca Türk devletiyle birlikte PKK’ye karşı operasyon geliştirmesine rağmen her seferinde başarısız oldu. En son Rojava devrimine karşı da tasfiye harekâtı başlattılar. IŞİD ve Türk devletiyle birlikte Rojava’yı boğmaya-tasfiye etmeye yönelik geliştirdiği operasyon halen sürmektedir. Son zamanlarda Barzani’nin IŞİD ve TC İle ittifakı defalarca deşifre edildi. İsrail’e ilişkileri kısmen açığa çıktı. En son TC’nin 24 Haziran da Kürt özgürlük hareketine karşı siyasi soykırım operasyonlarına paralel olarak medya savunma alanlarına karşı geliştirdiği hava saldırılarına İsrail’le birlikte aktif bir şekilde katıldı. Türkiye devleti adına yapılan bu operasyon gerçekte İsrail-Barzani operasyonudur. Barzani’nin bu Kürt düşmanlığı politikalarına birçok çevre anlam verememektedir. Bir Kürt nasıl bu kadar anti Kürt olur! Türkiye, İran, Irak ve Suriye gibi devletlerin Kürt düşmanlığını yapmaları anlaşılırdır. Ama Barzani’nin yaptıklarına anlam verilemiyor. Birçok çevre bu konuda bocalanıyor. Ancak sadece bazı sorular sorabiliyorlar. Neden Barzaniler bu kadar Kürt düşmanlığını yaptılar-yapıyorlar? Bu gizli tarihte ne var? Saklanmaya çalışılan ne? Evet, Barzani’nin bu kadar Kürt düşmanlığını yapmasının altında Barzanilerin gizli tarihi yatmaktadır. Bu yazı dizisinde bu gerçeğin altını deşmeye, yukarıdaki özetin arka planını açmaya çalışacağım. Barzaniler Kürt değil. Daha öncede bu köşede Barzani’nin CUHİ olduğunu yazmıştım. Ama fazla açmamıştım. İşte Barzanilerin tarihi Kürdistan’daki Yahudilerin kısa bir tarihçesini çıkararak başlayalım. MÖ.6.yüzyıl civarında bir Yahudi kabilesinin Kürdistan’a yerleştiği biliniyor. Yahudi, Kürtçede CİHU-CUHİ demektir. İlk yerleştikleri alanlar bugünkü Kerkük, Erbil hattıdır. MÖ.100. yılda Cuhi’lerin bugünkü Erbil çevresinde ciddi bir topluluk haline geldikleri tarihte sabittir. Günümüzde Barzani’nin Erbil’i bu kadar önemsemesi ve Başkent yapmasının altında bu tarihsel gerçeklik yatmaktadır. Yahudilerin ilk yerleştikleri yer olması bakımından önemlidir. Zamanla CUHİ yoğunlaşması Musul çevresine kayar. Binli yılarda Musul, Yahudilerin önemli bir merkezi ve özerk yönetimidir. Barzani kavramına da ilk kez bu tarihte ve burada rastlıyoruz. Kürdistan’ın son beş bin yıllık tarihi boyunca, Kürtler de ne bir beyliğin, ne bir aşiretin, ne bir babık-kabilenin, ne bir ailenin, ne bir kişinin ve nede bir dağın, arazinin, bölgenin BARZANİ olarak adlandırıldığına tanık olamıyoruz. Kürtlerde Barzani olarak bilinen bir kavrama rastlamamaktayız. İlk kez Barzani kavramına Kürdistan’da 1000’lerde Yahudi bir ailede rastlıyoruz. Barzani kavramı Yahudicedir ve Yahudi bir hahamın (Yahudi din adamı-yani bilge adam) ünvanı olarak karşımıza çıkıyor. Evet, Barzani kavramı, MS.1000’lerde Kürdistan’daki Yahudi din otoritelerine verilen bir şandır. Tarihi kayıtlarda İlk kez bu ünvanı Sallum adında bir Yahudi haham’da karşılaşıyoruz. Barzani, Yahudicede dini anlamda “bilge adam” yani HAHAM demektir. Haham’ın Kürtçe karşılığı Barzani’dir. Osmanlı devlet arşivindeki belgelere göre Sallum Barzani isimli bir haham Musul’dan Selanik’e sürgün edilir. Bu tarihlerde Sallum’un ailesi Kürdistan’daki Yahudilerin dini otoritesidir. Yine aynı ailede 1590-1670 yılları arasında yaşayan haham Samuel Barzani’den bahsedilir. Samuel Barzani’nin yeşiva’da baş öğretmen olan kızı Tanna'it Asenath Barzani Tora, Talmud ve Kabala bilgisi konularında nam salmıştır. Barzani kavramının çıkışı ve anlamı kısaca böyle. Aynı kayıtlara göre Kürdistan’da tek bir Barzani ailesi var ve oda bu Yahudi bir ailedir. Bugünkü Barzani ailesinin kökü bu aileden gelir. Eldeki verilere göre Barzani ailesi, MS.100’lerde Erbil’den Musul’a göç ediyor. Musul’un özerk Yahudi yerleşim yeri olmasında önemli bir rol oynuyor. 1500’lerde Musul’dan Kürdistan’ın daha iç kesimlerine doğru yeni bir göçe başlıyor. İlk durak bugünkü güney Kürdistan’ın Dıhok kenti çevresidir. Yahudi oldukları için orda tutunamazlar ve kısa bir sürede yönlerini bugünkü Amediye’ye verirler. Dini ve etnik nedenlerden dolayı dağlık alanın iç kesimlerine doğru kayarlar. Bugün Zap olarak bilinen bölgeye sığınırlar. Yaklaşık 50 yıl içinde yeni bir yurt edinmiş oluyorlar. Bu alanda 6-7 civarında Yahudi köyü kuruyorlar. Coğrafyanın bir tarafı yoğun dağlık ve geçit vermez iken, diğer tarafları etnik olarak Kürt ve dini olarak da Müslüman oluşu Barzani ailesinin doğal bir tecritti yaşamasına neden oluyor. Bu durum Barzani ailesinde yeni arayışlara neden oluyor. Barzani ailesi özelde Yahudi ve genelde din konusunda bir otoritedir. Yahudiliği en üst mertebede temsil ediyor. Kürtleri tanıyor, İslamiyet’i biliyor ve İslamiyet’in Kürtler üzerindeki etkilerini iyi çözümlemiş. Yahudi olarak bu coğrafyada kalmanın bitişle eş anlama geleceği fark ediliyor. Bunun için de ilk başta Yahudilikten vaz geçiliyor ve Müslümanlık kabul ediliyor. Barzanilerin Yahudilikten dönmeleri yetmemektedir. Hemen akabinde Kürtlük de kabul ediliyor. Gittikleri yerlerde kendilerini Kürt ve Müslüman olarak tanıtıyorlar. Bütün dönmelerin başvurduğu klasik oyunu oynuyorlar. Yüz yıllık süreçte yaşadıkları göçler sonucunda Yahudi izlerini kaybettirmeyi başarıyorlar. Bu “dönme” tarihi 1700 ile 1800 arasıdır. Böylece Barzaniler yaptıkları göçler sonucunda hem bir yurt sahibi oluyorlar, hem Müslüman oluyorlar ve hem de Kürt oluyorlar. Bu kendilerine inanılmaz düzeyde bir güç ve bir hareket serbestliğini sağlıyor. Barzanilerin Yahudilikten dönmeleriyle Kürdistan’daki Yahudiler ikiye bölünmüş oluyor. Barzaniler dönmecilikten dolayı Cuhiler tarafından tepkiyle karşılanıyor. Cuhi’ler ve dönme Cuhi’ler olarak iki çizgi ortaya çıkıyor. Bu süreçte iki çizgi arasında yoğun çelişkilerin yaşandığı biliniyor. Dönmeyi kabul etmeyen Yahudiler yönlerini Kudüs’e verirken, dönmelerin öncülüğünü yapan Barzaniler Kürdistan’da bir Yahudi devletinin kurulmasını savunuyorlar. Barzaniler İslamiyet ve Kürtlük adına bunun çok daha rahat sağlanacağını söylüyorlar. Dönmeyi kabul etmeyen Yahudiler ise “kurulacak Yahudi devletinin Kudüs ve direk Yahudilerin adına olmalıdır” diyor ve Kürdistan da bunun mümkün olamayacağını söylüyorlar. Kürdistan da ki Yahudiler arasında cereyan eden bu çelişki ve tartışmalar günümüze kadar sürüyor. 1700’lerin sonlarına kadar Barzanilerin durumu kısaca böyle özetlenebilir. Devamı bir sonraki yazıda. Emin Zerban Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi www.lekolin.com - www.lekolin.org - www.lekolin.net – www.lekolin.info - www.navendalekolin.com

Views: 2421 | Added by: volongoto | Rating: 0.0/0
Total comments: 0
Name *:
Email *:
Code *:
Search

Calendar
«  February 2016  »
SuMoTuWeThFrSa
 123456
78910111213
14151617181920
21222324252627
2829

Entries archive

Site friends
  • bedava site yapimi

  • AGAHI
    Newroz Piroz Bè
    Tavsançali.ucoz.com
    Panoya Agahi
    Céjna Qurbanè Piroz Bé



    Tavsançali.ucoz.com
    Copyright MyCorp © 2024