Türkiye'de bir yandan resmi devlet ideolojisinin tüm kutsalları
sorgulanıp yıkılırken, bir yandan da cumhuriyet tarihinin kanlı
geçmişiyle yüzleşilmeye devam ediliyor. 1937-1938 yılında on binlerce
kişinin öldürüldüğü Dersim Katliamı'yla ilgili çekilen son belgeselde,
bizzat TSK güçleriyle birlikte harekata katılan askerler konuştu...Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihindeki en kanlı katliamlardan biri
1937-1938 tarihinde Dersim'de gerçekleştirilmişti. Mustafa Kemal'in "her
ne pahasına olursa olsun temizlenmesi ve kökünden kesilmesi gereken bir
çıban" olarak gördüğü Dersim'e devletin tunç eli inmiş, böylelikle on
binlerce kişinin vahşice öldürülmesinden sonra şehrin ismi Tunceli
olarak değiştirilmişti. Galası 5 Mayıs'ta Bilgi Üniversitesi'nde yapılacak olan "Kara
Vagon-38 Dersim Sürgünleri" adlı belgeselde konuşan, o dönemde Dersim
harekatına katılan askerlerin söyledikleri ise insanın kanını
donduruyor. Hain ilan edilen Kürtler, kıpkırmızı akan ırmaklar... Harekata Türkiye devletinin askeri olarak katılan Haydar Dede şunları söylüyor: "Bir alay komutanımız geldi, Konya'dan. Dedi ki; 'Arkadaşlar,
vatandaşlar; dünyada dört hain vardır' dedi. 'Biliyor musunuz?' Biz
nereden bilelim dört haini. 'Bak' dedi. 'Biri fani (veya vali), biri
kurt, biri domuz, biri de Kürt' dedi. Bu dördünü de aynı anda söyledi." "Adamları vurduk, vurdular. Şimdi şöyle kol kola taktılar. Şöyle
kol kola taktılar beş yüz, alt yüz kişiyi ağır makineli tüfeklerle şöyle
öldürdüler. Harçik ırmağına koydular, ırmak kıpkırmızı aktı. Yalnız bir
kadın kendisini suya attı, kaçtı kurtuldu." "Bomba atıp içeri girdiler. Yetmiş üç kişiyi içerden çıkardılar, yedisi erkekmiş. Gerisi kadın ve çocuk." TSK'nın ev yakma geleneği 101 yaşındaki Eskeri Akyol, harekata katılmak için Amed'den Dersim'e bir haftada yürüyerek gittiklerini belirterek, "Gittikten sonra bizi Ali Boğazı'na verdiler. Gittiğimizde askerler evleri yakıyordu. Ulaştıkları tüm evleri yakıyorlardı..." diyor. Askerlerin, girmekten korktukları mağalara "Girin" talimatı almaları
üzerine mağaraları ateşe verdiklerşini belirten Akyol, şöyle devam
ediyor: "Bombaları atmak zorundaydık mağaralara. Sonra gidip baktığımızda
öyle çoğu yaşlı benim gibi. Getirip üst üste yığıyordu askerler ve
üzerlerine gazyağı döküp ateşliyorlardı... Öyle canlı canlı..." "Çok öldürüldüler! Askerlerden de, ahaliden de çok insan
öldürüldü. Yukarı Kutu deresinde ceset kokusundan durulamıyordu.
İnsanları öldürüp atmşlardı. Öylesine felaket görülmemiştir. Askerler
Allah'ın merine karşı geliyorlardı ha..." Son dönemde sık sık gündeme geliyor 2009 yılında TBMM'de Kürt açılımıyla ilgili görüşmeler sürerken,
ırkçı CHP vekili Onur Öymen Dersim'i örnek vererek "Analar ağlamasın
diyorlar. Dersim'de analar ağlamadı mı?" diyerek katliamı savunarak
tepki çekmişti. 12 Eylül 2010 anayasa değişikliği referandumuna giderken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan "Dersim Katliamı" ifadesini kullanmıştı. Ancak referandum sonrası, BDP'nin TBMM'de Dersim Katliamı'na ilişkin
verdiği araştırma önergesi üzerine, AKP "Millete iftira", MHP "Millete
hakaret", CHP "İyi niyetli değil" demişti.
|