Türkiye’de
etkin olan cemaatlere baktığımızda Nakşi ve Kadiri ve Halveti ve Rufai
tarikatlarının ciddi anlamda baskın olduğunu görebiliyoruz. Bunun
yanında mezhepsel olarak da kendisini cemaat olarak nitelendiremeyen
Caferilik, Mevleviler gibi yapıların da burada aynı kategoride alınması
zorunluluğu ortaya çıkıyor. Bunun yanında tarikat bağlantısı olmayan
Hizb-ut Tahrir, Hizbullah, Tebliğ Cemaati gibi yapıların yanında,
Selefi ekolünün de cemaat kavramı içerisinde değerlendirilmesi
gerekiyor.
Türkiye’de farklı şekillerde görülen cemaatlerin büyük bir kısmının da
bu tarikatların alt kolu olduğunu görmemiz gerekiyor. Ancak, nasıl ki
bütün Nurcu grupları aynı değilse bütün Nakşileri,Kadrileri de aynı
kategoride değerlendirmek yanlıştır. NAKŞİLER ARTIK AKP’DE TEK VÜCUT DEĞİL
Türkiye’de Nakşiliğin ana damarını oluşturan grupların başında Adıyaman
Menzil Cemaati, İsmailağa Cemaati, Süleymancılar, İskenderpaşa Cemaati,
Erenköy Cemaati, Yahyalı Cemaati, Seyit Abdülhalim Arvasiye bağlı
Işıkçılar,Siirt Tillo şeyhleri öne çıkan cemaatler olarak karşımıza
çıkıyor. Kadirlik'te ise kamuoyunda Haydar Baş grubu öne çıksa da
özellikle lokal olarak çok sayıda Kadri tarikatı mensubu yaşamlarını
sürdürüyor. Adıyaman Menzil Cemaati
Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın da yakınlık duyduğu Adıyaman Menzil Cemaati
kayıtsız şartsız olarak bu seçimlerde de AKP’yi destekliyor. Şu an
Menzil’de ikamet eden Seyyid M. Abdülbaki Efendi ile Eskişehir
yakınlarında ikamet eden yeğeni Seyyid Fevzeddin Erol’un ayrı çalışma
yapmalarına karşın siyasi olarak AKP’ye destek verildiği biliniyor.
Menzil’in bu desteği kamuoyuna deklare etmediği ve müritlerini serbest
bırakıldığı iddia edilse de, özellikle Eskişehir’deki Bilvanis
Çiftliği'nin havadan takibi emri verdiği, çiftliğe hava harekâtı
düzenlenmesi için plan yaptığı iddiaları nedeniyle Harp Akademileri
Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı’nın tutuklanması sonrası cemaat
üyelerinin AKP üzerindeki ittifaklarının daha da perçinleştiği
biliniyor. İsmailağa Cemaati
İsmailağa Cemaati kamuoyunda en çok Cübbeli Ahmet ve işlenen faili
meçhul cinayetlerle ve tavizsiz giyim tarzlarıyla gündeme geldi.
Özellikle Cüppeli Ahmet Hoca olarak tanınan Ahmet Mahmut Ünlü ve
taraftarlarının Ataköy Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenleyecekleri
sohbet toplantısında verilecek görüntünün, türban konusunun çözümü
sürecini baltalayacağı şeklinde Yeni Şafak gazetesinde çıkan bir haber
ve Cübbeli’nin kasetlerinin ortaya çıkması sonrasında Cübbeli ile AKP
arasının limoni olduğu bütün dindar kesimler tarafından biliniyor.
Cemaat lideri konumunda bulunan Mahmut Ustaosmanoğlu’nun vereceği işaret
öncesi cemaatin siyasi olarak bölündüğü, cemaatin bir kısmının AKP’ye
bir kısmının Saadet’e bir kısmının ise HAS Parti’ye oy vereceği
müritler tarafından dillendiriliyor. Bu siyasi bölünmüşlüğün başlıca
sebebi Cübbeli Ahmet’in siyasi anlamda bağımsız hareket etmesi olarak
gösteriliyor.
İskenderpaşa Cemaati
Esad Coşan'ın oğlu Nureddin Coşan'ın önderliğindeki İskenderpaşa
Cemaati, seçimlerde açıkça MHP'yi destekleyeceğini belirtip, bir
bildiriyle de cemaat üyelerini bilgilendirdi. Daha önce de Sağduyu
Partisi’ni kuran Cemaat 17 Temmuz 2007’de yayımladığı mesajda AKP’ye
2002’de verdiği desteği geri çekmişti. Açıklamada "22 Temmuz 2007 Genel
Seçimlerinde AKP'yi desteklemiyoruz. 2002'de AKP'ye, inanç özgürlüğü
ile ilgili hedefleri itibariyle şartlı destek vermiştik. Ancak, bu
şartlı desteği geri çekiyoruz. Mevcut AKP hükümetini, bünyesinde yakın
hissettiğimiz, dost bildiğimiz bazı şahsiyetleri barındırmasına rağmen,
özellikle vaat ettikleri özgürlükler ile ilgili olarak, son beş yıl
içerisinde somut bir gelişme kaydetmemeleri sebebiyle yapılacak genel
seçimlerde desteklemiyoruz” demişti. Cemaatin bu seçimlerde AKP'ye karşı
bir kızgınlık içerdiği gibi, açık bir MHP taraftarlığı içermiyor.
Sadece "MHP’nin baraj altı kalmasını sağlayan oyuna karşı bir taktik"
olarak değerlendirilse de cemaat üyelerinin kararın gerekçesini Nureddin
Coşan’dan beklediği ifade ediliyor. Şeyhin bu kararına tabanın büyük
bir kısmının uymayacağı, oyların AKP-Saadet ve HAS Parti ve MHP arasında
gideceği hesaplanıyor.
Süleymancılar
Süleymancılar olarak bilinen Süleyman Efendi Cemaati son dönemde ikiye
bölünmüştü. Cemaatin büyük çoğunluğu Süleyman Hilmi Tunahan`ın torunu
Ahmet Arif Denizolgun’un safında yer aldı. Diğer kardeş Mehmet Beyazıt
Denizolgun da ayrışan cemaatte ikinci etkin kişi. Cemaat çevrelerinde
bölünme nedeni olarak AKP gösteriliyor. Bu nedenle oyların DP-MHP ve AKP
arasında bölüştürüleceği ifade ediliyor. Süleymancıların önde gelen
ismi olarak bazı yerlerde kabul gören DYP eski milletvekili İsmail
Amasyalı’nın tavrı da cemaat içerisinde oldukça etkin. Erenköy Cemaati
Erenköy Cemaati, Mehmet Esatın halifesi Mahmud Sami Ramazanoğlu'nca
kuruldu. Nakşibendi geleneği içinde, esnaf ve işadamlarının kolu olarak
biliniyor. Ramazanoğlunun ardından cemaatin dini sorumluluğunu Musa
Topbaş üstlendi. Onun ölümüyle üç isim ön plana çıktı: Yeni Şafak'ın
eski başyazarı Ahmet Taşgetiren, Eymen Topbaş ve Konya'da yaşayan Tahir
Büyükkörükçü. Yakın zamanda vefat eden Büyükkörükçü bir dönem Milli
Selamet Partisi milletvekilliği de yapmıştı. Cemaatin son seçimlerde
oyunu AKP’ye verdiği biliniyor.Cemaatin yayın organı Altınoluk
dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Taşgetiren’in dönem dönem
eleştirmesine rağmen AKP’ye destek veren bir çizgide olması, cemaatin de
oyunu AKP’ye vereceğinin işareti olarak kabul ediliyor. Cemaatin
ağırlıklı olarak AKP’ye destek vereceği özellikle Konya’dakilerin ise
Saadet ve HAS Parti arasında bölüneceği ifade ediliyor. Yahyalı Cemaati
Temellerini Kadri şeyhi Kayserili Hacı Hasan Efendi’nin attığı, birçok
önemli siyasetci ve akademisyen yetiştiren cemaat kurulduğu günden bu
yana Milli Görüş hareketinin partilerine destek veriyor. 2002'den bu
yana AKP ile ilişkilerini belli bir mesafede tutan cemaat 12 Haziran
seçimlerinde oyunu ağırlıklı olarak AKP’ye verdi; diğer oyları da Saadet
Partisi ve HAS Parti arasında paylaşıldı.
Işıkçılar
Seyyid Abdulhakim Arvasi'nin yolunu takip eden Hüseyin Hilmi Işık'ın
temellerini attığı Türkiye gazetesi çevresi, Enver Ören döneminde
Türkiye'ye adını duyurdu. Cemaat medyada, bankacılıkta ve sanayide çok
büyük yatırımlara girdi. 2001'de patlak veren bankacılık krizinden
nasibini alan İhlas Finans'ın iflası ile büyük bir mali krize giren
Enver Ören'in önderliğindeki İhlas Holding, AKP iktidarına sırtını
dayayarak bu krizden çıkmayı başardı. 2002'den bu yana AKP iktidarını
destekleyen Enver Ören ve cemaati, Haziran 2011 seçimlerinde de AKP'ye
destek verdi. Haydar Baş ve Cemaati
Kadiri Tarikatı'nın İcmal Kolu'nun lideri Haydar Baş son döneme kadar
çalışmalarını Bağımsız Türkiye Partisi adıyla sürdürüyordu.Bir dönem
Tansu Çiller’in de danışmanlığını yapan Baş, medya desteği ve ticari
faaliyetlerle cemaatini güçlendirdikten sonra tüm gücünü bir siyasi
parti çatısı altında topladı. Haydar Baş'a yakınlığı ile bilinen Yeni
Mesaj gazetesi ve Meltem TV bu seçimlerde AKP'ye en ağır muhalefeti
yapan medya grubu olarak dikkat çekerken, Demokrat Parti Lideri Namık
Kemal Zeybek'e tam destek veriyor. Öte yandan Urfa’da Cevheri ailesi ile
öne çıkan Kadirilerin bu seçimde Cevheri ailesinin bağımsız adayını
destekleyecekleri belirtiliyordu.
Hakikat Grubu
Gebze'de yaşayan Şeyh Ömer Öngüt'ün öncülüğünde kurulan Hakikat dergisi,
Nurculardan Süleymancılara, Erbakan'dan Erdoğan'a kadar geniş bir
kesime yönelik ağır eleştirileri ile biliniyor. Ergenekon davasında da
İskender Evrenesoğlu ile birlikte adı kullanılacaklar arasında geçen
Ömer Öngüt, geçtiğimiz yıl haziran ayında vefat etti. Sakarya çevresinde
oldukça etkin olan cemaatte Öngüt’ten sonra emekli bir asker başa
geçti. Cemaatin sandığa gitmeyeceği belirtiliyordu. Tillo Şeyhleri
Süryanice 'Yüksek Ruh' anlamına gelen Siirt’teki Tillo geleneği Kadiri
Tarikatı’nın en güçlü kollarından. Başbakan Erdoğan milletvekili
seçilirken yüzde 90'ın üzerinde destek verdiler. Referandumda da "evet"
diyen şeyhler seçimde oylarını AKP lehine kullanacaklardı. Norşin Şeyhleri
Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun medreseleri ile bilinen Norşin’de yetişen
alimler siyasete pek karışmak istemediklerinden dolayı oylarını açık
açık belli etmese de sandıkta verecekleri oyları özel sohbetlerinde veya
talebelerin soruları üzerine söylüyorlardı. Bu seçimde oyları AKP ve
HAS Parti arasında paylaşıldığı tahmin ediliyor. Ancak Molla Sadrettin
Yüksel’in oğlu Müfid Yüksel’in HAS Parti’den Bitlis adayı olması oyların
akışını değiştiren en önemli etkendi. Öte taraftan Edip Safter
Gaydalı’nın bağımsız aday olması ve şeyh ailesinden olması da Bitlis
çevresindeki tarikat cemaat oylarını değiştiren bir diğer etken.
Mustazaf-Der çevresi
Bölgede PKK’dan sonraki ikinci güç olan eski Hizbullahçıların ağırlıkta
olduğu Mustazaf-Der, referandum sürecinde oylarını "Evet”ten yana
kullanmıştı. Sandık tercihlerini pek belli etmeyen cemaatin bu
seçimlerde ağırlıklı olarak AKP’yi destekleyecekleri belirtiliyordu. Bir
kısım cemaat mensubunun da AKP'nin kendilerini yalnız bıraktığını
düşünerek sandığa gitmeyecekleri ifade ediliyordu.
Yeni Asyacılar
Nurcu kesimin en köklü gruplarından biri olan Yeni Asya gazetesi
çevresi, yıllardır istikrarlı bir şekilde DP-AP-DYP geleneğini destek
veriyordu. İslam adına siyasetin bir sonuç vermeyeceğini düşünen Mehmet
Kutlular öncülüğündeki Yeni Asya Grubu’nun, 'Ehven-i Şer' olarak
gördüğü Süleyman Demirel’in öncülüğündeki Adalet Partisi’ne destek
vermesi, Milli Görüş hareketinin tepkisini çekmişti. Cemaat İstanbul’da
yaptığı toplantı ile oyunun rengini belli etti. Açıklamada;
"Olağanüstü temsilciler toplantımızda, 12 Haziran seçimiyle ilgili
istişarelerde bulunuldu. Çok sayıda temsilcimizin görüş bildirdiği
müzakerelerde, ‘Daha önceki Umumî Meşveret toplantılarında alınan
kararlar çerçevesinde siyasî görüşümüzde bir değişikliğin söz konusu
olmayıp, DP’ye verilen desteğin devam etmesi; bu hususla ilgili
neşriyat ve çalışmalarımızın, cemaatimizde ve kamuoyunda oluşan
hassasiyetleri dikkate alan dengeli ve yapıcı bir üslûp ve dozajla
yürütülmesi’ şeklindeki tavsiye kararı teyid edildi” denildi.
Fethullah Gülen Hareketi
1970’li yıllarda Mehmet Kutlular’la yollarını ayırarak dünyanın en büyük
eğitim organizasyonuna imzasını atan Fethullah Gülen Gönüllüleri,
geçmiş yıllarda Turgut Özal’dan Bülent Ecevit’e kadar geniş bir
yelpazedeki siyasi partilere destek verdi. 2002'den bu yana AKP'ye tam
destek veren Gülen cemaati, Ergenekon davası sürecinde bu desteği
zirveye taşıdı. Yurtdışındaki gönüllülerini oy kullanmak için kafileler
halinde Türkiye'ye çağıran Fethullah Gülen Gönüllüleri, Zaman ve
Samanyolu ile AKP’nin kazanması için en çok çalışan cemaatlerin başında
geliyor.
Mehmet Kırkıncı Grubu
1980'e kadar Yeni Asya Grubu ile birlikte hareket etmekte iken, bu
tarihten itibaren siyasi tercihlerde ihtilafa düşmeleri sonucu bu
gruptan ayrılan Mehmet Kırkıncı tarafından kurulmuştur. Söz konusu grup,
kontrolündeki vakıflar ve öğrenci evleri vasıtasıyla Erzurum, Ankara
ve Adana ağırlıklı olmak üzere çeşitli illerde faaliyet
göstermektedir.Fethullah Gülen’i Risal-i Nur ile tanıştıran kişi olarak
da bilinen Kırkıncı Hoca Gurubu, bu seçimde de oyunu AKP lehine
kullanacağını açıklamıştı. Caferiler
İstanbul, Kars, Iğdır, Bursa, Ankara, Manisa, İzmir gibi büyük
şehirlerde kayda değer ölçüde Caferi yaşıyor.Caferilerin bu seçimde
oylarını CHP’ye verecekleri belirtiliyordu. Türkiye Caferileri Lideri
Hüccet-ul İslam velmüslimin-Hacı Şeyh Selahattin Özgündüz'ün yeğeni Ali
Özgündüz'ün savcılık görevinden ayrılarak CHP'den İstanbul 3. bölge 8.
sıra olarak belirlenmesi cemaat oylarının CHP’ye akacağının en büyük
işareti sayılmıştı.
Akabe Vakfı
Mustafa İslamoğlu liderlindeki cemaat geçmiş dönemde siyasi partilere
olumlu yaklaşmayıp sandığa gitmiyordu. 12 Eylül referandumunda evet oyu
veren cemaat bu seçimde de AKP’yi destekleyeceğini açıklamıştı.
Anadolu Platformu
Bünyesinde elliden fazla dernek bulunduran Anadolu Platformu’nda öne
çıkan derneklerin başında Aksa Dayanışma Vakfı olarak bilinen AKDAV
geliyor.Cemaat, yıllardır ağırlıklı olarak AKP’yi destekliyor.
İnsan Medeniyet Hareketi
Bir çatı kurumu olan İnsan ve Medeniyet Hareketi (İMH) bu seçimde de kayıtsız ve şartsız olarak AKP’yi destekledi.
Kürt Nurcular
Kürt Nurcuların büyük bir kısmı açıktan sandığa gideceğini ifade etmese
de sandığa gideceklerin büyük bir kısmı bağımsız adayları destekleme
kararı almıştı. Ancak bu konuda Kürt Nurcular arasında alıınmış bir
kollektif karar yoktu. Kürt Nurcular dışında özellikle Irak Federe Kürt
bölgesi ile teması olan Kürt İslamcılar da bu seçimde BDP’nin
desteklediği bağımsız adayları destekleyeceklerini açıklamıştı. Sandığa gitmeyecekler
Selefi gruplar ve Hizbul Tahrir sandığa gitmeyecek gruplar olarak
karşımıza çıkarken; Özgür-der çevresinde de bazı grupların sandığa
gitmeyecekleri ifade ediliyordu.